Çocuklarda Aşının Önemi
4 Aralık 2025Hatice Beril Akbulut
Modern tıbbın en önemli gelişmelerinden biri olarak adını duyuran aşı, aynı zamanda tüm dünyadaki gelişmelere kıyasla kurtardığı yaşam sayısının fazlalığıyla da dikkatleri üzerine çekmektedir. İnsanlık tarihi göz önüne alındığı zaman 19. yüzyıl gibi yakın bir geçmişte başlamakla beraber aşılama çok uzun bir tarihçeyi içinde barındırmaktadır. Aşı kavramına ve kullanımına ait ilk yazılı kayıtlar ise Çinliler tarafından 15. yüzyılda “variolasyon” adı verilen bir teknikle kullanılan çiçek aşısına dair olmuştur (Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.11). Sözü edilen kayıtlarla başlayan aşının serüveni ise o tarihten günümüze kadar geliştirilen pek çok aşıyla devam etmiş son iki yüzyılda aşılama alanındaki birçok gelişmeyle de adından çokça bahsettirtmiştir. Yazının devamında çocuklarda aşı uygulamalarının önemi pek çok argümanla vurgulanıp çocuklarda aşılama uygulamalarının zorunlu olması daha çok toplumsal sağlık konusuna yoğunlaşarak desteklenecektir. Aşılama uygulamaları bağışıklığın güçlenmesini ve sağlıklı bir gelecek fikrini desteklediği için çocuklarda zorunlu hale getirilmelidir.
Çocuklarda aşılama uygulamaları, çocuk ölümlerini azaltarak sağlıklı bir gelecek fikrini pekiştirmektedir. Sağlıklı bir geleceğin başrolünü oluşturan çocuklar ise tüberküloz, polio, difteri, tetanoz, boğmaca ve kızamığa karşı yapılan aşılama uygulamaları ile güvence altına alınmaktadır ve bu aşılar yaklaşık 2 milyon yaşamı korumaktadır. Aşılar aynı zamanda milyonlarca çocuğu hastalık ve engelliliklerden korumada büyük önem arz etmektedir. Bu başarının çocukların sağlıklı bir gelecek sürmesindeki önemine rağmen yılda 3 milyondan fazla çocuk aşı ile önlenebilir hastalıklar sebebiyle ölmektedir. (WHO, 2009; Duclos, Okwo-Bele, Gacic-Dobo ve Cherian, 2011; Schuhat, 2011, aktaran Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.48). Aynı zamanda aşılama oranlarının yükselmesiyle 5 yaş altı çocuk ölümlerinde belli bir azalmanın oluşu da aşılanmanın çocukluk çağındaki önemini vurgulamaktadır. (Barlett, 2014, aktaran Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.49). Buna ek olarak yeni yapılan araştırmalarda ise aşılamaların çocukluk çağında oluşan ve ölümcül bir hastalık olan lösemilere de koruyucu etki yaptığını iddia edilmektedir. Kanıt olarak ise Hemofilus İnfluenza Tip b aşısının sadece otit ve menenjiti değil ayrıca akut lenfoblastik lösemiye (ALL) karşı da koruma sağladığı gösterilmiştir (Bunim, 2015, aktaran Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.50). Bunun yanında aşılamanın ergenlik yerine çocukluk döneminde uygulanması, aşının verimliliğinde yüksek bir artış sağlamaktadır (Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.51).
Çocuklarda aşılama uygulamaları pek çok hastalığın toplumda yayılmasını durdurarak toplumsal sağlığı güçlendirmektedir. Toplumsal sağlığın pekiştirilmesinde kilit görevi gören çocukların sağlığının korunması büyük bir önem arz etmektedir. Bununla beraber aşıların öncelikle çocukluk çağı için önceliklendirilmesi gerekmektedir. Geçmişte, çocukluk çağında takip edilmeyen aşılama programları sebebiyle birçok çocuk infeksiyon hastalığından acı çekmiştir (Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.48). Aşılama ise infeksiyon hastalığının toplumda yayılmasını engelleyerek aşılanmayan kişileri de koruyabilmektedir (Barlett, 2014, aktaran Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.49). Aşılama bu yönüyle sadece bireysel değil aynı zamanda toplumsal sağlığın oluşmasını sağlamaktadır. Toplumdaki aşılanmış birey sayısındaki artış, aşılanmamış kişilerin hastalıkla temas olasılığını azaltarak hastalığın sıklığında büyük bir düşüşü sağlamaktadır (Gür, 2019, s.353). Her ülkede aşılanmayan hastalığa karşı savunmasız insanların bulunması ve bu sayıdaki artış da o toplumda salgınların öngörülmesine sebebiyet vermektedir. Örnek olarak ise 2008-2009 yılında Avrupa’da görülmüş kızamık hastalığına yakalananların büyük bir oranının aşı yaptırmamış kişilerin oluşturduğu verilebilir (Duclos, Okwo-Bele, Gacic-Dobo ve Cherian, 2011, aktaran Akdeniz ve Kavukcu, 2016, s.49). Bunun yanında Avustralya, Melbourne’deki Deakin Üniversitesinden epidemiyolog Catherine Bennett çocukların ve özellikle ergenlerin koronavirüsün bulaşmasında önemli bir rol oynadığını savunmuştu (Ak, 2021, s.41). Çocukların da aynı infeksiyon hastalığından etkilenmesi ve bu durumun pek çok çocuk ölümüne sebebiyet vermesi açısından toplumsal sağlığı korumada büyük bir engel olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yüzden aşılanma yüzdelerinin arttırılmasıyla aşılanmayan çocukların da korunması geleceğin yapıtaşı görevi gören ve toplumsal sağlığın sağlanmasındaki ilk adım konumuna sahip olan çocuk sağlığını da desteklemektedir.
Aşının önemi ve avantajları kapsadığı uzun tarihçeden beri kendini göstermektedir. Bu bağlamda sebebiyet verdiği sağlık alanındaki gelişmelerle adını duyuran aşı insanların hayatında önemli bir rol elde etmektedir. Aynı zamanda sağlıklı bir gelecek için kilit noktası oluşturan çocukların korunması için de doğrudan bir katkıda bulunmaktadır. Aşılama uygulamalarının çocuklarda zorunlu hale getirilmesiyle toplumsal sağlık gibi önemli bir kavram riske atılmayaraktan tam tersine garantilenmesinde önemli bir adımı oluşturmaktadır. Bu sebeplerden ötürü çocuklarda aşılama uygulamaları zorunlu hale getirilmelidir.
Kaynakça
Ak, Ö. (Ekim 2021). Covid-19 Aşıları. Bilim ve Teknik, 54(641), 12-45.
Akdeniz, M., & Kavukcu, E. (2016). Aşılama ve aşıların tarihçesi. Klinik Tıp Aile Hekimliği, 8(2), 11-28.
https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/580244
Akdeniz, M., & Kavukcu, E. (2016). Çocuklarda aşılama. Klinik Tıp Aile Hekimliği, 8(2), 48-58.
https://dergipark.org.tr/en/pub/ktah/issue/45376/487077
Gür, E. (2019). Aşı kararsızlığı-aşı reddi. Türk Pediatri Arşivi, 54(1), 1-2
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2423522
